Kaysın Kuliev adındaki Balkar Devlet Drama Tiyatrosu KBR Halk yazarı Alim Teppeev’in kaleme aldığı ‘Biynöger’ adlı piyesin gala gecesi ile 70’inci yıldönümünü kutladı. Bu sezon Balkar Tiyatrosunun yıldönümü olması sebebi ile ayrı bir önem ve anlam taşımaktadır. Bu özel bayram olması sebebi ile tiyatro ekibi seyircilerine anlamlı bir hediye sunmak adına yeni bir oyun hazırladılar. Uzun zamandan beri beklenen bu yeni oyunun en anlamlı yanı ise, tiyatro sanatçılarının hemen hepsinin bu yeni oyunda görev almış olmalarıdır. Oyunun ana fikri ademoğlunun doğa ile karşılaşmasıdır. Hikayenin kahramanı iki kardeşi ile beraber çocukluğundan itibaren lüks ve ihtişam içinde yaşayan o bölgenin prensinin oğlu Biynöger (Aktör Zulkarniy TOHAEV)’dir.
BİYNÖGER
Asiyat Geriyeva
Çeviren: İsa Doğan
Kaysın Kuliev adındaki Balkar Devlet Drama Tiyatrosu KBR Halk yazarı Alim Teppeev’in kaleme aldığı ‘Biynöger’ adlı piyesin gala gecesi ile 70’inci yıldönümünü kutladı. Bu sezon Balkar Tiyatrosunun yıldönümü olması sebebi ile ayrı bir önem ve anlam taşımaktadır. Bu özel bayram olması sebebi ile tiyatro ekibi seyircilerine anlamlı bir hediye sunmak adına yeni bir oyun hazırladılar. Uzun zamandan beri beklenen bu yeni oyunun en anlamlı yanı ise, tiyatro sanatçılarının hemen hepsinin bu yeni oyunda görev almış olmalarıdır. Oyunun ana fikri ademoğlunun doğa ile karşılaşmasıdır. Hikayenin kahramanı iki kardeşi ile beraber çocukluğundan itibaren lüks ve ihtişam içinde yaşayan o bölgenin prensinin oğlu Biynöger (Aktör Zulkarniy TOHAEV)’dir. Hayatını birçok hayırlı işe adayabilirdi, ancak o avlanmayı seçer.
Dayısı Daud (KÇR Devlet Sanatçısı Soltan MİRZOEV)’un nasihatleri prensin bu olağanüstü mağrur oğlunu çok kızdırır. Aklının sesine kulak vermeyerek, sanki fakir ve ihtiyaç sahiplerine et dağıtarak yardım ediyormuş düşüncesi ile acımasızca dağ ve orman hayvanlarını avlamaktadır.
Hamit ÜSUPOV, RF Devlet Sanatçısı
Hayvanların, mitolojideki Tanrısı Apsatı (RF Devlet Sanatçısı Hamit ÜSUPOV), daha fazla bu katliama dayanamayarak gerek telkin gerekse gözdağı vermek suretiyle birçok defa bu acımasız avcıyı durdurmaya çalışır. Ancak genç avcı Apsatı ve onun lanetli karısı Akmaral (Lüdmila BEÇELOVA)’ın uyarı ve tehditlerine kulak asmaz. Biynöger ayrıca Gezoh prensinin (KBR Devlet Sanatçısı Anatoliy TETUEV) ölmeden önce kendisine bırakmak istediği tahtı ve saltanatı reddeder. Taht ve saltanat Biynögerin ilgisini çekmemektedir, onun daha farklı düşünce ve sorumlulukları vardır. Ormanlarda, dağlarda, sarp kayalıklarda kendisine kurban arayan Biynöger felaketi gittikçe yayılmaktadır.
Zulkariy TOHAEV ve Galima TAPPASHANOVA
Biynöger’in sevgilisi Babuh (KBR Devlet Nişanı Ödülü sahibi Galima TAPPASHANOVA), avcılığı bırakması için Biynögere defalarca yalvarır. Sevgilisinin yalvarışlarına kulak vererek onun dileğini yerine getirmek için çabalar, kalbi ile düşünceleri birbirine karışır, ancak alınyazısını değiştirecek güce sahip değildir. Çünkü intikam Tanrıları aklını çelmiştir.
Apsatı ve Biynöger gibi birbirine aykırı iki varlığın karşılaşmasından iyi netice çıkmaz. Prensin kendine aşırı güvenen mağrur oğlu, beyaz maralın lanetinin kendisini cezasız bırakmayacağını bilemez. Erkek ve kız kardeşlerinin intikam ateşiyle yanıp tutuşan mecnun avcının takibinden Apsatı ve Akmaral’ın küçük kızları mucize eseri kurtulurlar.
Mölehana (İnara BAYSULTANOVA) gönlünü kaptıran Biynöger, sarp yamaçları aşar ve ebediyen orada kalır. Moral bozukluğunun dayanılmaz etkisi Babuh’un hasret ve elem kokan veda konuşmasında açıkça fark edilir. Tabiatın kanunu gereği: Biynöger doğaya ve Tanrılara boyun eğdiremeden dağlarda can verir.
Biynöger hakkındaki bu tarihi efsaneyi Alim TEPPEEV bu şekilde yorumlamaktadır. Rejisör Magomet ATMURZAEV de bu şekilde sahneye uyarlar.
Piyesin yazarı ile bu konuda aynı görüşü paylaşmamaktayız, çünkü günüme kadar intikal eden bu efsanenin tamamen farklı bir anlatımı bulunmaktadır. Yorum farkı o kadar fazla ki, ‘Karaçay-Malkar Folklor (Nalçik, El-fa, 1996. Derleyen: T.M. Hacieva)’ kitabından alıntı olarak ‘Biynöger’ efsanesini okuyucuya bizzat aktarmak ihtiyacını hissettik. Danslar ve törensel sahneler için, KBR Devlet Sanat adamı Muhtar KUDAEV davet edildi. Bundan dolayıdır ki, sahnede büyüleyici vücut figürleri, şarkı yorumları, hüzün ve keder sahneleri, tam anlamıyla görsel bir şölen vardı. En azından bu rejisörün başarılı bir uygulaması.
Piyeste ayrıca, halk ozanı Jankuat (RF Devlet Sanatçısı Zarif BAPİNAEV)’ı da görmekteyiz. O halk sözlü edebiyatının en güzel örneklerini toplayıp onların derleyen kişidir, ama en önemlisi içten gelen bir heyecanla onları seslendirmiş olmasıdır.
Biynöger
Batır uvçu da, oy, Gezoh ulu Biynöger,
Duniyanı başında bir tav koymayın örlegen.
Athan ogu da ne çıpçık közü cazmagan,
Kiyik tilinde da Apsatı kibik söleşgen.
Ne küreşseñ da, biyik el bermeyle, Biynöger,
Seni canıñı da, Teyri, Apsatı da süymegen.
Otda, örtende da küye bilmegen,
Sadak ok da seni teriñden ötmegen.
Kuturgan suvda da çabak kibik oynagan,
Maral balalanı da, oy, anasından ayırgan.
Çaynaşhı boynundan, oy, ullu müyüz karaydı,
Biynöger biy da Karça kaladan maraydı.
Caralı cugutur da, kanı sarka, Karça kalaga karaydı.
Apsatı da, ay tiye, kesi malların sanaydı.
Cilyay-sarnay, oy, ol Apsatı keledi,
Biynögerni üsünden añña hapar beredi.
Apsatı da uvçulanı hamlı cerlerin biledi,
Ol da Biynögerge köp açı onovla etedi.
Ay ne küreşseñ da, biylik el bermeyle, Biynöger,
Duniyanı başında bir tav koymayın örlegen.
Ullu Malkarda el tabılmay, sen biylik eterça,
Gollulada cer tabılmay, sen törge öterça.
Biy uluna töre hurmet bermeydi,
Açıvdan Biynöger da kiyik uvga ketedi.
Apsatını süygen malın caralı etgense,
Endi sañña ne kelirin bilmeyse.
Cugutur caralanı Apsatı tüküredi, baylaydı,
Biynögerge va kanı kızadı, kaynaydı.
Sabiylerin cıyıp ol allay onov beredi:
- Biynögerge dert cetdirigiz! - deydi, -
Kiyik koymaydı eteklede, çatlada,
Kanatlı koymaydı çegetlede, agaçda.
Biynöger da, uvda aylana, bir aman tüşle körgendi,
Karndaşı Omarga ol it avruv tiygenin bilgendi.
Ol avruvga darman bolmay, hans bolmay,
Ol tiygen adam da maral sütsüz sav bolmay.
Basiyat kalaga usta kurthala cıyalla,
Ala da, taş salıp, alay aytalla:
- Añña cararık da ak maralnı sütüdü,
Anı tutarık da ana karındaşıñı itidi.
Men barganımda da, ala, Teyri, konakça körmelle,
Eger uvga da it küçüklerin da bermelle.
Mañña aylanıp da ala alay aytdıla:
- İt tilegen da, Biynöger, senley it bolsun!
Sañña alay aythan da, oy, Biynögerley tüp bolsun.
Sañña itin bermegen da itden aman it bolsun.
Eski Malkarda kaplan kalmadı, sen maralla tutarça,
Ullu Bahsanda halk kalmadı, sen pariyle surarça.
Andan kaythanem Kubadiylanı arbazga,
Kubadiyları da bir Teyri süygen adamla.
Ala da meni Teyri adamıça kördüle,
Saylap pariy egerlerinden berdile.
Karındaşım Omar mañña karap cilyaydı:
- Ak maralnı tutar madar tap! - deydi.
Uvga tebirey a, men ant etgenme kartlaga:
- Maral sütnü keltirirme karındaşıma savgaga.
Şoş atlay a, Botaş taşha cetgenem,
Alay olturup, köp sagışla etgenem.
Alayda allıma bir kart koyçu keldi, keñeşdi,
Mañña aylanıp, alay aytıp tiledi:
- Sadak oguñ da tüzge ketmegen Biynöger,
Ak sakalım bla senden anı tileymen:
Ak maralga aylanıp, kayda da sadagıñı tartırsa,
Añña aylandırıp kayda da oguñu atarsa.
Añña ok atsañ, sav kelmezse eliñe,
Temirle casarsa ahlularıña, teñiñe.
Andan örlep çıkdım marala catıvçu talaga,
Tap tohtadım maral eçkile mararga.
Köp karadım, zat tapmadım ol talada,
Kıynalsam da örlep çıkdım Dıh-Tavga.
Üç ayaklı, altın müyüzlü bir maral çıkda allıma,
Ol tübegiy edi, oy, meni ceti kallıma.
Seyir etgenem maralda tamaşa sanlaga,
Bir da körmegenem anıça seyir duniyada:
Eki ayagından üçünçüsü bek biyik,
Eki müyüzü da, oy, etge çançhan şiş kibik.
Eki közü da, oy culduzlaça carıta,
Sıfatı da adam közle kamata.
Men maragınçı, tögeregim tuman boldu, çars boldu,
Meni maralım meni alımdan tas boldu.
Maral ketdi Malkar tavladan Holamga,
Andan ötdü Çegem, Bahsan tavlaga.
Üç ay izledim, men maralımı tapmadım.
Kavum ayda olturup azık kapmadım.
Ullu Bahsannı tavlarında kiyigimi esledim,
Izı bla Miñi tavga örley, çıga tebiredim.
Maral örley ed çıran tavlu buzlaga,
Uçup çıga ed ıranlaga sızlaga.
Ullu Bahsannı tik tavlarından aylandım,
Başha kiyik, başha maral tapmadım.
Köp kıynaldım, cuvuk bardım katına,
Kertiçem kartlaga etgen antıma.
Tarthanımda da, sadak ogum atmadı.
"Üst!" - dedim da, uvçu egerim çapmadı,
Tohtamayın sora, süre kelgenem,
Ol kiyik maral bolmaganın bilgenem.
Maral mañña ayrı kayadan karadı,
Kiyik tilinde alay aytıp başladı:
- Biyileni biyi da, oy Biynöger, ne etese?
Meni koymay sürüp aylaññan senmise?
Kiyikleni cilyatıvçu sen bolduñ,
Alanı senden saklavçu va men boldum.
Kayt ızıña, boş, kereksiz kıynalma!
Sokuranırıksa, harip, kesiñi mañña aldatma!
- Kimse? Seni savar madar izleyme,
Endi aldama, Teyri bla senden tileyme.
Kimse? Caşırma da bildir mañña kesiñi,
Nek kıynaysa, nek aldaysa sen meni?
Kimse sen? Şaytanmısa, cinmise,
Neda men izlegen savluk kiyikmise?
Tav ellede saklaydıla ahlula,
Bek tileyme, sözlerime bir tıñıla:
Karındaşım Omar töşekden kobalmaydı.
Maral sütsüz caşavu bolalmaydı.
Kiyik eseñ, sadagımı salıp atma koy,
Savluk maral eseñ, sen emçegiñden tartma koy.
Alay bolmayın, şaytan eseñ, cin eseñ,
Kep kıynamay, colum bla ketme koy!
Maral mañña açıvlanıp karadı,
Ayrı kayadan alay aytıp başladı:
- Kertiçime atama etgen antıma!
Korkmay eseñ, çıkçı, o Biynöger, katıma!
Batır uvçu biy Biynöger sen eseñ.
Apsatını kızı ariv Baydımat men esem…
Sen meni kuvganıñı va koymadıñ,
Ne aşadıñ ese da, etibizden toymadıñ.
Tögeregiñ seni tuman bolsun, çars bolsun,
Karındaşıñ Omar a ol it avruvdan sav bolsun.
Bu kaya ıranda talay künnü caşagın,
Bilek etleriñi, kesip-kesip, aşagın.
Töben canıñ biyik bolsun, bek bolsun,
Ogarı canıñ kaya bolsun, kök bolsun.
Eki tögeregiñ cilyan kirmez bek bolsun,
Anı içinde caşar künüñ köp bolsun.
Ol aythança, tögeregim kaya boldu, bek boldu,
Anı içinde caşar künüm köp boldu.
Karaçıgız karındaşı Omarnı tüşüne,
Onaltınçı künde çıkdı, izley kelip üsüne.
Madar tapmay, ol Holamga çaphandı,
Holam halknı barın arı cıygandı.
Malkar, Holam, Çegem, Bahsan kalmay keldile,
Kaya ıranda Biynögerni kördüle.
Köp madarla, köp lagımla etdile,
Madar tapmay, ızlarına ketdile.
Karındaşı Omar köz tuvrasından ketmeydi,
Biynöger a anı aythanın etmeydi.
Omar añña: "Tüşmeseñ sañña eterimi aytayım:
Tamata kızıñı kün çıkgañña satarma.
Kiçi kızıñı kün bathañña satarma".
- Ol sözleden mañña hayır çıkmazın bileme,
Alanı aytıp endi menden tileme!
Babugeyde bardı meni tos katınım,
Anı tapsam bir da köpdü aytırım.
Karındaşı Omar munu kabıl körgendi,
Salıp barıp, añña hapar bergendi:
- Kabartıda caşagan kelinim, kop örge,
Karındaşım hazırlaññandı seni körürge.
Tos katını cilay-cilay, köleyek alın köl etdi:
- Biynöger ölgen cerde öllükme,- dep begitdi.
Atlandı, ol eki butun at etdi,
Eki kolun butlarına kamiçi etdi,
Aslan kibibik, çaba-corta, Biynögerge,
Terlep-küyüp, canıp-bişip, ol cetdi.
- Bolalsam, sañña ceter edi bilegim,
Kabıl bolsun bügün etgen tilegim.
Kesim etgen ak kölekni közleriñe çırmaçı!
Altınlını uçundan tutup, bırgaçı!
Kesiñ oynavçu ak öşünüme çıñaçı!
Ak kölekni közlerine çırmadı,
Altınlını burnundan tutup bırgadı.
İlinip çıkdı mından, temir ırgaklay,
Andan çaçılıp tüşdü, hıçin cummaklay.
Caññız kekelçigi tüşdü katınını allına,
Kıptısın, sermep alıp, urdu carlı katın karnına.